Hekimhan'ın Tarihi Çeşmelerine/ Pınarlarına Sahip Çıkma Çağrısı


                                               Gafla'da Dutluk Pınar

         Hekimhan'da yer alan tarihi  çeşmeler, kaderine terk edilmiş durumda. Etrafları çöplüğü aratmayan bu alanlar ne yetkililer ne de vatandaş tarafından korunmuyor. Tarihin önemli kalıntılarından birisi olan çeşmelerimiz / pınarlarımız  ilçemizde de bakımsızlıktan kurumuş .Kimisi yıkılmış, kimisinin kitabeleri sökülmüş.   Suyu akmayan çeşmeler  göz yaşı kurumuş insanlara benziyor. Tarihi bu güzel kalıntıların aslına uygun, hale getirilerek, geleceğe aktarılması gerekmektedir. Günümüzde her eve su tesisatı bağlanması sonucu meydan çeşmelerine gereken önem verilmediğinden, pınarların / çeşmelerin illerde, ilçelerde hatta köylerde, mahallelerde yetim, öksüz kaldığını görüyoruz...

Hekimhan çeşmeleri ile  ilgili kitabeli çeşmeler hakkında hemşerimiz sanat tarihçisi Prof. Dr. Nurşen Özkul FINDIK çalışma yapmıştı. ine Hekimhan Çeşmeleri- Pınarları hakkında araştırma yapan Eğitimci araştırmacı yazar Güngör BEBEK bu çalışmasını Hekimhan dergisinin 9. sayısında yayımlanmıştı. gungorbebek@hotmail.com .                                                                         

Güngör Bebek 'in tespitlerine göre
Alfabetik Sıraya Göre  Hekimhan Çeşmeleri  
"1-Ahmet Ali Efendi Pınarı  2-Aliağa’nın Pınarı  3-Bağderesi Pınarı  4-Bostanpeği Su Gözesi  5-Çarşı Pınarı  6-Çetinlerin Pınarı  7-Çınarlı Kahve Pınarı  8-Dağınlıpınar  9-Dutlupınar  10-Hasanağa Pınarı  11-Hüseyin Ağa Pınarı  (Kalekahyası) 12-Galip Mutlu- Halil İbrahim  Dönmez Pınarı  13-Garipağaoğlu Pınarı  (Konak Önü) 14-Garipağaoğlu Pınarı (Bağ Evi)  15-Gümüşpınar  16-İbiloğ Pınarı  17-İğdelipeğ Pınarı  18-İmampınarı (Bağevi)  19-İmam Hüseyin Efendi (Önder) Pınarı (Çarşı) 20-İncirin Altı  21-İstasyon Pınarı  22-Kafla Gediği Pınarı  23- Kalekahyası Pınarı  24-Kalekapısı Pınarı  25-Keklicek Pınarı  26-Köprülü Mehmet Paşa Camii  Pınarı (Avlu-Tuvalet)  27-Körpınar  28-Kumlupınar  29-Kurdoğlu Pınarı  30-Kuşkayası Pınarı 31-Kurttaşı Pınarı  32-Marziya Halil Pınarı  33-Mehmet Özyazgan Pınarı  34-Müftülerin Pınarı  35-Müvezii Hacı Halil Pınarı  36-Osman Kaplan-Camcı İhsan  Efendi Pınarı  37-Sarıbaş Pınarı  38-Sarımorç Pınarı  39-Süslülerin Pınarı  40-Şıpşıpı  41-Taşhan Pınarı  42-Yukarı Pınar"

     Yazılı kaynaklarda Kasaba dâhilindeki Yücekaya'nın altında bir membadan çıkarak 5 çeşmeye akmakta olan su kasabanın ihtiyacına kafi gelmektedir. Kasabada tahminen 300 sene evvel künklerle yapılan su taksimatı şekli aslisini muhafaza etmektedir . 300 yıl öncesinden; yani o dönem tarihini esas aldığımızda bugünden yaklaşık 400 yıl öncesinden; Osmanlı Dönemi 1600’lü yıllarda Hekimhan’a bir içme suyu sistemi kurulduğunu anlıyoruz. Her ne kadar evlere değil de ancak merkezi yerlere yapılan çeşmelere taşınabilmişse de o günün şartlarında bu durumun ücra bir köşedeki yöreye yapılmış bir hizmet olarak büyük bir önem taşıdığını söylemek mümkündür. 

     Mahalle çeşmeleri: Bulunduğu mahallenin sakinlerinin veya o mahalleden gelip geçenlerin su ihtiyacını karşılaması için mahallenin belirli yerlerine yapılan çeşmelerdir. Her çeşmenin birde kitabesi olup, yaptıran kişinin adı, yapıldığı yıl ve duası bulunmaktadır. Geçmişte çeşmelerin, sosyolojik olarak mahalle ile sokaklarda kaynaşma ve buluşma mekanı olduğunu kadar o
ilin tarihi ve kültürü açısından büyük önem taşıyor. Günün belli saatlerinde çeşmeden su almaya gidenlerin kurduğu diyaloğun da sosyal yaşam için önem taşıdığı bilinmektedir..

      Su sadece  temel bir ihtiyaç değil, maddi ve manevi  temizlik sembolü, sesinin dinginliği ile ruhları tedavi eden bir şifa vasıtası, insanın hatta canlının olduğu her yerde hayatın kendisi olmuştur.  Suya rahmet ve azizlik sıfatları verilmiştir. Canlılara su vermek en büyük hizmet   ve hayır  kabul edilmiştir. Hatta suyun bir çeşmeden daimi akışı ile hayır işleminin sürekli olacağı  inancı her köşede bir çeşme hayratı yapılmasına vesile olmuştur. 

Örneğin 
         Güzel bir rüya mı gördünüz, onu önce musluğu açık bir çeşmenin şırıltısına anlatın, mutlaka gerçekleşir . Çeşme başları, yalnızca   testi, helke ile su taşıyan güzellerin değil, 
su almaya gelen insanların, ayak üstü sohbet ,dedikodu ettikleri, annelerin oğullarına kız beğendikleri veya gençlerin buluşma alanlarıydı. Ermişlerin, âşıklann da uğrak yeridir. 

       Kültürümüzde su ile ilgili ne güzel sözler vardır. Bir bardak suyun karşılığı “su gibi aziz ol” duasıdır. Su aziz olduğu gibi suyla alakalı olan şeyler de aziz kabul edilmiş.
Gidenlerin peşinden “sular seller gibi git gel” manasına bu çeşmeden taslarla  su dökülür.

       Çeşme üzerine söylenen halk deyişi  ayrılık, Gurbet, aşk türküleri, yazılan Roman ve hikayeler, çeşme üzerine çekilen belgesel ve filimler dokunaklı duygu yüklü bize Çeşme’yi / pınarı değil bize bizi hatırlatır. En büyük Hayırlardan birisi Çeşme yapmaktır.

 Rıza Aslandoğan bir şiirinde 

"Helkeler kolunda suya gidiyor
Elleri kınalı bir güzel gelin
Senin derdin beni verem ediyor
Gözleri sürmeli bir güzel gelin" bu türkü yıllardır dilden dile söylenmektedir. Bunun gibi yüzlerce türkü vardır.

Benim yazdığım şiir Trt' Antalya radyosu devlet sanatçısı Enver Çatal tarafından bestelenen okunan  Ağ Gülüm türküsünden bir dörtlük 

"Gözesi kurumuş bir Soğukpınar
Bahçede güllerim yârimi anar
Yavrular ağlaşır yüreğim yanar
Kara topraklara koydular seni"

Ferdi Tayfur'un şarkısı

"Susadım çeşmeye, varmaz olaydım
Elinden bir tas su, içmez olaydım
Yolum düştü köyünüzden geçmez olaydım
Gelmez olaydım, güzel yüzüne bakmaz olaydım."

Faruk Nafiz Çamlıbel Türkçe ders kitaplarında okuduğumuz  bu şiir 

"ÇOBAN ÇEŞMESİ
Derinden derine ırmaklar ağlar,    
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi,    
Ey suyun sesinden anlıyan bağlar,    
Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi.    "
        
Bizim kültürümüzün yansımasıdır...

Hekimhan merkezde gördüğüm Fotoğraflarını paylaştığım Malatya'dan Hekimhan ilçe merkezine girişinden itibaren 


1-Kaflada Dutluk Pınar, Malatya- Hekimhan yolu üzerinde M.1660 yılında Hasan Ağa tarafından inşa edilmiş.



2- Gümüş Pınar
Hekimhan merkezde .Gümüşpınar sokakta kitabesi sökülmüş.



3- Garipoğlu çeşmesi
Hekimhan merkez çarşı içinde M. 1862 yılında inşa edilmiş.





4- Kale Kapısı çeşmesi Taşhanın arkasında  kitabesi yok.



5- Yukarı Pınar Taşhanın arka tarafına düşüyor. Kitabesi ne göre m. 1803 tarinde inşa edilmiş.



6- İmam Pınarı , 
Hekimhan Bağyolu Hanbağında cadde 2 yolun altında bahçelerin içinde.
Pınarın kitabesine göre M. 1864 yılında bir kadın tarafından inşa edilmiş." Sahabül hayrat Vel hasenet Raziye hatun binti Ali gafraklahü lehüma 1281"

(Kaynak : Prof. Dr. Nurşen Özkul FINDIK- Hekimhan Çeşmeleri)



Bağyolu'nda  -Galip Mutlu- Halil İbrahim  Dönmez Pınarı .


Bu çeşmelerin büyük bir kısmı geç  Osmanlı dönemi eserleridir. Çeşmelerin  çevresi çöplük alanı olarak kullanılıyor ya da çalılıkların altında kalmış... Her yönüyle çok kötü durumda... Çeşmelerin alt tarafı defineciler tarafından kazılmış, bazılarının kitabesi sökülmüş. taşlarının bir kısmı götürülmüş. Künklerin geçtiği yerlerde künkler kırılmış.  Suların kaynaklarına ve o bölgeye sondajlar yaparak sular çekilmiş yada  suları  birilerince başka yöne götürülmüş.

Çeşmelerin suyu kurumuş, kuşların sesi çıkmaz olmuş. Ağaçlar kesilmiş, yer gök betona kesilmiş. Bazı çeşmelerin Muslukları sökülmüş, üstleri boyanmış. Yıllardır belediye tarafından  yol çalışmalarında  zemin kazılmadan üst üste yapılan asfalttan pınarlar  yarı bellerine kadar toprağın  altına gömülmüş...

İlçemiz merkezinde çoğu işlevini yitirmiş halde "can suyu" bekleyen çeşmeler, buna rağmen taşıdıkları tarihi değer ve güzellikleriyle Hekimhan kültür tarihinin önemli örnekleri olarak varlıklarını sürdürmeye çalışıyor.

Benim gördüğüm videoya aldığım Gümüş pınar ve İmam pınarının azda olsa suyu akıyordu. Bu çeşmelerin etrafı yeşillikler içerisindeydi. Yaşam döngüsü devam ediyordu.  Su akmayan diğer  çeşmeler mezarlık taşları gibi ıssız objelere dönüşmüştü...

Yaptığım bu gezide  atalarımızın mezarlarını ziyaret gibiydi adeta.

Sonuç:

Hekimhan'da Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Tarafından tescillenmiş olan çeşmelerimiz var mıdır? 

O kadar ekonomik ,sosyal ve kültürel açıdan önemli olan tarihi pınarların etrafları çevre düzenlenmesi yapılabilir . Taşlarına sahip çıkılarak  yapı  bütünlüğü korunabilirdi. Belediyeler yol asfaltlaması yaparken pınarların olduğu yerlerde gereken önemi göstermeleri gerekirdi.

Ne yazık ki bu çeşmelerin sahibi yok. Kağıt üzerinde Belediye Vakıflar görülüyor ama bunları koruyan bir yapı olmadığı için Hekimhan'da da bunlar sahipsiz bırakılıyor. 

En azından gelecek nesillere bunu göstermek ve bildirmek maksadıyla, hiç değilse elimizde kalan bu akmayan çeşmelerin tamir ettirilip akmasını sağlamak kültürel bir sorumluluktur.

Tarihi çeşmelere sahip çıkılmasını isteyen vatandaşlar, 
Geleneksel yaşam kültüründe oldukça önemli bir yer tutan ama aynı zamanda en çok tahrip olan eserlerden olan  tarihi çeşmelerin Restorasyonu Hekimhan Kaymakamlığı, Hekimhan Belediyesi, Malatya  Büyükşehir Belediyesi, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından gerçekleştirilmesi ve geleceğe taşınmasını istiyorlar.

Yıllardır insan yaşamında bulunduğu yerlerde de doğal döngüyü sağlayan çeşmelere pınarlara gereken önemi saygıyı göstermeliyiz.
Yoksa  bu zarif, güzel, tarihi  ve işlevli  yapılar anılarda ve eski fotoğraflarda araştırma yapılan kitaplarda yaşayacaklar.

Fotoğraf /Yazı: Fikri Demirtaş


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hekimhan - Basak Köyünde Kış Yarısı Geleneği Kuşaklar Boyu Yaşatılıyor.

AĞ TOPRAK ; BİR HEKİMHAN ÖYKÜSÜ

Malatya Hekimhan İlçesi Dursunlu Mahallesinde Dört Yüzyılık Ceviz Ağacı.