DEVRİMCİ HASAN BASRİ AYDIN'IN ARDINDAN
Hasan Basri Aydın
1933- 2023
Bugün Kurtuluş Savaşımızın ilk adımının 104. yıldönümü
Kutlu olsun...
Bir güzel insanı daha ebediyete uğurladık. Güle güle Hasan Basri Aydın ruhun şad olsun . Biliyorum yetiştirdiğin öğrencilerin de seni asla unutmayacak.
Bugün Devrimci mücadelenin büyük ismi, bu coğrafyanın acısını, hüzünlü sevincini yürekten hisseden
TÖS'ün TÖBDER'in kurucularından, İstanbul Erkek lisesi, Diyarbakır İlköğretmen okulu, Balıkesir Necatibey Eğitim Enstitüsü Türkçe bölümü mezunu Hasan Basri Aydın 18 Mayıs 2023 günü 96 yaşında İstanbul'da hakka yürüdü.
İstanbul'da saat 13:00' de Garipdede Cemevinde cenaze töreni yapılarak doğduğu toprağa, atayurduna uğurlanmış.
Hasan Basri Aydın'ın tabutu İstanbuldan , Malatya'ya gönderilmesi için
İstanbul Büyükşehir Belediyesi cenaze ve defin hizmetleri yönetmeliğine göre ücretsiz olarak verilen otobüsün bağajına konmuş. Aynı otobüsle çocukları Sezgin Sinan Aydın, Eren Aydın, Elanur Aydın ve akrabaları. Yeğeni CHP' İstanbul il Başkan Yardımcısı Nurettin Aydın ve eşi Altun Aydın hanım uçakla Malatya'ya doğru yola çıkmışlar.
Hüsükuşağı Cemevinde cenaze törenine akrabaları, köylüleri ve Hekimhandan gelen öğrencileri katıldı. Zeynel Abidin Dede cenaze erkanını yürüttü.
Cenaze erkanından sonra sonra Hasan Basri Aydın ile ilgili konuşmalar yapıldı.
Konuşmacılar ;
Dede Zeynal Abidin Akyüz
Doğan Fırat( Dede)
Muhtar Selahatin Yıldırım
Sezgin Sinan (oğlu) Aydın( Hikmet)
Eren Aydın( oğlu)
Elanur Aydın( kızı)
Türkay Devren( öğrenci)
Avni Çiçek( iğdir köylü)
Fikri Demirtaş( Eğitimci yazar)
Dr.Figen Alkan ( Yeğeni)
Ozan Doğan Aydın ( H. Basri Aydın yazdığı şiirle anlattı.
Basri Aslan ( yeğeni )
19 Mayıs 2023 günü
Hasan Basri Aydın'ın vasiyeti üzerine Pütürge Hüsükuşağı köyünde ( Hıdıralan kabilesi ) evinin ve büstünün önünde ( Hekimhanlı öğrencilerinin yaptırdığı)Dedesi Hasan Ali' nin( Hasan Baba) mezarı açılmış. Dedesinin iskeleti toplanarak defin yeri hazırlanmıştı.
Çocukları, akrabaları, köylüleri ve Hekimhanlı öğrencileri mimar Türkay Devran, Mali Müşavir Avni Çiçek ve Araştırmacı- yazar Fikri Demirtaş’ın katılımıyla
toprağa sırlanırken mey'in içli tınısı eşliğinde göz yaşları sel oldu. Yaşlı bir teyze kürtçe ağıt yakıyordu. Hasan Basri Aydın sonsuzluk uykusunda... Fırat nehri ve Karakaya barajını seyrederek, çok sevdiği dağlarına bakarak sessizce yatıyor...
Dr.Canan Kaftancıoğlu İstanbul CHP il Başkanı,
Eğitim Sen İstanbul 1 nolu Şube ve Eğitim Sen İstanbul 9 nolu Şube cenazeye çelenk göndermişlerdi.
Hüsükuşağı köyünde cemevinde yapılan konuşmalar ve akabinde dedenin lokma duasından sonra Aydın ailesine başsağlığı verildi.
İstanbul CHP İl Başkan Yardımcısı Nurettin Aydın lokmadan önce yapılan konuşmaların ardından uzun bir konuşma yaptı.
Nurettin Aydın
Konuşmasında;
"Hasan Basri bir devrimciydi.
Ataları on bin yıldır bu coğrafyada yaşayan bir bilge, kadim kültürümüzü geleceğe taşıyan bir neferdi. Hasan Basri doğduğunda ailesi Kürtçe konuşuyordu. Babası Alevi dedesiydi. Pir Sultan’ın hızır paşalara karşı söylediği deyişlerle büyüdü. Düşlerinde hep özgür bir dünya oldu. Hak mücadelesinde daima ön saflardaydı. Ömrünü bu topraklarda demokrasi ve adalet için harcadı. Bu kahrolası düzenin kötülükleri yüzünden hiç rahat yüzü görmedi. Neredeyse bir asır süren ömrünün son yıllarında bile hapis cezası verildi. Pandemi olmasa belki de cezaevinde ölecekti.
Hasan Basri, nerede faşizm varsa tam karşısındaydı. TÖS’ün ve TÖBDER’in kurucularındandı. 12 Mart’ta darbecilere direndi.
H.Basri Aydın'n Malatyadaki evi
Malatya’da Denizlerin, Hüseyinlerin kaldığı ev Hasan Basri’nin eviydi. Beyazıt Meydanı’nda Taylan Özgür vurulurken yanındaydı. 12 Eylül faşist cuntasının vatandaşlıktan çıkardığı listenin en başındaydı. El Fetih’te Filistinlilerle, Beyoğlu'nda Cumartesi Anneleri’yle birlikte mücadele etti. Grevdeydi, tarladaydı, köydeydi, insanlar arasındaydı. Anadolu’nun her yanındaydı.
Cem evlerini yok sayan zihniyetin karşısına da dikilmişti. 1970’li yıllarda okul kitaplarında Alevileri kötüleyen, Alevilere karşı kin ve nefret üreten müfredata karşı mücadele etmişti. Dönemin adalet bakanının cemevleriyle ilgili çirkin ifadesine gazetedeki köşe yazısında cevap yazınca iki yıl ceza almış ve bir yıl cezaevinde yatmıştı.
O ve arkadaşlarının yıllarca süren mücadelesi sonucunda kurulan cemevlerinin başına sonradan amigo dernekçiler çöktü. O günlerde Garip Dede ve köyündeki cemevinin açılışında, eline mikrofon alarak ‘’Sen solcusun’’ deyip konuşmasını engelleyen zırtabozlar, bu ülkede cemevlerinin kurulmasını sağlayan devrimci mücadeleyi kimin verdiğini bile anlayamamışlardı. O Anadolu coğrafyasının bir dehasıydı, devrimciydi, Alan aşiretinin bir Ahmede Xanisiydi.
1974 yılında Hürriyet gazetesi, Demirel hükümeti tarafından Şarkışla'da var olmayan hayali bir okula sürgün edilen Öğretmen Hasan Basri diye yazıyordu…
Hürriyet’te Mehmet Yılmaz, Cumhuriyet gazetesinin başyazarı İlhan Selçuk onun hayat hikayesini günlerce gazetelerinin ön sayfalarında halkla paylaşmışlardı. Hayat hikayesi tiyatro ve film oldu.
Çok renkli, mücadele dolu bir hayat sürdü. Çok bilen cahillerin çoğaldığı bir zamanda, 68 kuşağının toplumu aydınlatan insanı olarak kaldı. Daha iyi bir dünya için mücadele etmeyi ondan öğrendik. Onun özlemi olan demokratik ülkeyi kurmaktan asla vazgeçmeyeceğimize söz veriyorum.
Hasan Basri Hoca bir asırlık ömründe Anadolu’yu hep aydınlattı. Onun bıraktığı aydınlıkta, karanlığın üstüne yürümeye devam edeceğiz.
Yolu yolumuz olsun.
Devr-i daim menzili ışıklı olsun. " sözleriyle konuşmasını bitirdi...
Hasan Basri Aydın, yaşamını sosyalizmin savunusuna adamış idealist bir edebiyat öğretmeni. Eşitsizlikler ve haksızlıklar karşısında gösterdiği ömürlük direniş, onlarca kez sürgüne gönderilmesine, kovuşturmalara uğramasına, vatandaşlıktan çıkarılmasına, mesleğini yapamaz hâle getirilmesine sebep olmuşsa da bildiği yoldan dönmeyi bir an bile düşünmemiş. Tanrıya Mektuplar, Hasan Basri Aydın’ın kendine has bir itiraz yolu olarak inşa ettiği mektup yazımının çarpıcı örneklerinden biri. Aydın, kaleme aldığı altmış üç mektupla yakın tarihin en ilginç hayat hikâyelerinden biri olarak verdiği çileli mücadeleyi anlatırken okurunu güldürmekten de geri durmuyor. Tanrıya Mektuplar, her sayfası hayretle, kederle ve daima takdirle okunacak kıymetli bir eser.
**
Fotoğraf Galerisi:
Fikri Demirtaş
Avni Çiçek
Hak rahmet eylesin.
YanıtlaSilHekimhan dergisinin 6. Sayısında kapak yapmış, hakkında yazılar yayınlamıştık.
Fikri Demirtaş'a teşekkürler...