Arslantepe Ören Yeri Açık Hava Müzesi ve Malatya Müzesi'nin Entegrasyonu: Tarih ve Kültürün Buluşma Noktası

Arslantepe Ören Yeri Açık Hava Müzesi ve Malatya Müzesi'nin Entegrasyonu: Tarih ve Kültürün Buluşma Noktası

Arslantepe Ören Yeri 

24 Mart 2024 tarihinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Malatya İl Müdürlüğü'nde turizm araştırmacısı, turist rehberi ve İngilizce çevirmen olarak görev yapan Bülent Korkmaz, Kültür Bakanlığı emekli şube müdürü Adil Aktaş ve emekli öğretmen, araştırmacı-yazar olarak Arslantepe Höyüğü ve yeni Arslantepe Karşılama Merkezi'ni birlikte ziyaret ettik. Bülent Korkmaz, rehberlik ederek Arslantepe'nin tarihini ve yapılan arkeolojik kazılar hakkında detaylı bilgiler verdi.

Fikri Demirtaş Bülent Korkmaz 
Arslantepe Höyüğü'nün UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kabul edilmesi, Malatya ve Türkiye için büyük bir kültürel kazanımdır. Bu önemli gelişme, bölgenin tarihî ve kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtma fırsatı sunmuştur.

"Malatya, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, zengin kültürel mirasıyla öne çıkan bir şehirdir. Bu mirasın en önemli parçalarından biri olan Arslantepe Höyüğü, Geç Kalkolitik Dönem'den Demir Çağı'na kadar uzanan süreçte Hititler, Urartular, Roma ve Bizans gibi medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. MÖ 5. binli yıllardan MS 11. yüzyıla kadar uzanan katmanlarıyla Anadolu'nun en eski yerleşim yerlerinden biridir."

Fikri Demirtaş  Bülent Korkmaz 

Valiliğimiz tarafından 2010 yılında itibaren başlatılan çalışmalarla, Arslantepe höyüğünün etrafı taş duvarla örülerek üzeri ahşap parmaklıklarla çevrelenmiş, kayrak taşından yürüyüş yolları ile ahşap halatlı korkuluklar yapılarak, bilgilendirme tabelaları konulmuştur. Arslantepe höyüğünde bulunan geç kalkolitik döneme ait kerpiç saray yapısının üzeri modern koruma sistemi sağlayan bir çatı ile kapatılmıştır. Ören yeri girişinde, Tunç devrine ait kerpiç ev örneği yapılmış ve Anadolu medeniyetleri müzesinde bulunan kral, iki aslan heykeli ve duvar kabartmalarının birebir taş kopyaları yerleştirilerek Arslantepe höyüğü, Ören yeri olarak 2011 yılında ziyarete açılmıştır.

Arslantepe  imitasyon heykeller, Heykeltraş Cengiz Göğebakan 

Pazartesi günleri hariç haftanın her günü kışın 08:00-16:45 yazın 08:00-19:00 saatleri arası açık olup giriş ücretsizdir."
Alıntı:Malatya gov.tr / arslantepe
 
Arslantepe Ören Yeri Açık Hava Müzesi
Malatya'nın 7 km kuzeydoğusunda, Fırat Irmağı (Karakaya Baraj Gölü) batı kıyısı yakınındaki Orduzu Bahçebaşı Mahallesi 1194 parselde yer alan Arslantepe Höyüğü, 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne girmeye hak kazanmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda, Çin'in ev sahipliğinde 26 Temmuz 2021 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirilen UNESCO 44. Dünya Miras Komitesi toplantısında, Anadolu'nun en eski şehir devletinin kurulduğu Arslantepe Höyüğü'nün UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kaydedilmesine karar verilmiştir.
Arslantepe Höyüğü'nün UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kabul edilmesi, hem Malatya'nın hem de Türkiye'nin gururu olmuştur. Bu süreçte, Bülent Korkmaz'ın katkıları yadsınamaz. Korkmaz, Arslantepe'nin UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alınış sürecinde dosyayı çevirmiş, yönetim planı içerisindeki turizm başlığını yazmış ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin UNESCO'ya sunduğu Adaylık Metni (Nomination Text) içerisinde dosyayı hazırlayan altı kişiden biri olarak yer almıştır. Adaylık metnini hazırlayan diğer isimler, Arslantepe'nin ortaya çıkarılmasında en büyük emeğe sahip kişi olarak gösterilen Prof. Dr. Marcella Frangipane ile bakanlık uzmanları Evrim Ulusan, Pınar Kuşseven, Uğur Işık ve Battalgazi Belediyesi arkeoloğu Cem Kaya'dır. Korkmaz, bu kişilerin höyüğün uluslararası alanda tanınmasına büyük katkı sağladığını belirtmiştir.

Arslantepe'nin önemine yakışır bir karşılama merkezi yapılması amacıyla, höyüğe yaklaşık yüz metre mesafede T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından modern bir tesis inşa edilmiştir. 
Bin 330 metrekaresi kapalı, toplam bin 650 metrekare inşaat alanına sahip olan Arslantepe Höyüğü Karşılama Merkezi, idari birimler, çok amaçlı salon, kafeterya ve simülasyon merkezi olmak üzere dört ana birimden oluşuyor.


Arslantepe Arslantepe  Karşılama Merkezi

Bütün birimleri ortak bir fuayede buluşturan yapı, tunç çağı yerleşimlerine atıfta bulunur şekilde tasarlandı. Farklı yüksekliklerden oluşan merkez, geleneksel ve modern malzemelerden oluşan karma sistemle inşa edildi.
Tam da bu noktada, Malatya Arkeoloji  Müzesi'nin geleceğiyle ilgili önemli bir karar verilmesi gerekmektedir.  
Malatya Arkeoloji Müzesi 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Depremde hasar almış olup tadilat çalışmaları nedeniyle ziyarete kapalıdır. Bina içinde tadilat yapılmaktadır.
 
Malatya Arkeoloji Müzesi

Şehrin içinde dar bir alanda bulunan  bu Arkeoloji müzesi
yerine  
Arslantepe Karşılama Merkezi'ne bitişik bir alanda yeni bir müze kompleksi oluşturulması, hem Arslantepe'nin hem de Malatya'nın kültürel turizmine büyük katkı sağlayacaktır. Arslantepe Karşılama Merkezinin dört bir yanı bağ bahçe istimlak edilerek bu proje yapılabilir.

Arslantepe Ören yerinden, Arslantepe Karşılama Merkezi görünüşü

Malatya Arkeoloji Müzesinde
Malatya ve çevresinde yapılan bilimsel kazılar ve çalışmalar sonucu ortaya çıkan Neolitik, Kalkolitik, Tunç Çağı, Hitit, Asur, Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin sergilendiği Malatya Müzesi, Kernek Meydanı’nda bulunmaktadır. Müzede, Arslantepe Höyüğü, Değirmentepe Höyüğü, Cafer Höyük, İmamoğlu Höyük, Pirot Höyük ve Köşkerbaba Höyük kazıları ile Müze Müdürlüğü tarafından yapılan diğer kurtarma kazılarından çıkan eserler, kronolojik ve tematik olarak sergilenmektedir.

Arslantepe Arslantepe  Karşılama Merkezi

Müzede sergilenen eserlerin büyük çoğunluğunu Arslantepe buluntuları oluşturur. Arslantepe vitrinlerinde kılıçlar, mızrak uçları, mühür baskılar, çanak çömlekler, Geç Hitit saray duvarını süsleyen taş kabartmalar ile kemik ve taştan yapılmış diğer eserler sergilenmektedir.


Malatya Müzesi ve Arslantepe Entegrasyonunun Faydaları:

Fotoğraf : Pilot Atilla Özdemir

 * Arslantepe'yi ziyaret eden turistlerin, müze ziyareti ile birlikte Battalgazi ilçesindeki (Eski Malatya) Selçuklu dönemi Ulu Cami ve Osmanlı dönemi Kervansaray gibi diğer tarihi ve kültürel mekanları da ziyaret etme olasılığı artacaktır.
 * Müze ve ören yeri entegrasyonu, ziyaretçilere daha kapsamlı bir kültürel deneyim sunarak Malatya'nın kültürel turizmine katkı sağlayacaktır.
 * Müze ve ören yerinin bir arada bulunması, kültürel mirasın korunması ve tanıtılması için daha etkili bir platform oluşturacaktır.
Sonuç olarak, Malatya Müzesi'nin Arslantepe Karşılama Merkezi'ne bitişik bir alanda inşa edilmesi, hem Arslantepe'nin hem de Malatya'nın tanıtımına büyük katkı sağlayacak, şehrin kültürel turizmine yeni bir soluk getirecektir.

Fotoğraf Galerisi:

 



Adil Aktaş, Bülent Korkmaz

Fikri Demirtaş,  Şair'-Yazar A.Kadir Paksoy, Bülent Korkmaz 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Haceli: Malatya'nın Efsanevi Divanesi

Arguvan'da Lezzetin ve Geleneğin Buluştuğu Gün: Yöresel Yemek Yarışması Coşkusu

Malatya'nın Ermeni Terzilerin Unutulmaz Anıları